Samsun Üniversitesinde “Türk Dili ve Edebiyatına Genç Yaklaşımlar-Öğrenci Sempozyumu 1” Gerçekleştirildi

Haberler - 6 ay önce

Samsun Üniversitesinde 14-15 Mayıs 2024 tarihinde “Türk Dili ve Edebiyatına Genç Yaklaşımlar” 1. Öğrenci Sempozyumu düzenlendi. Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Günil Özlem Ayaydın Cebe’nin koordinatörlüğünde gerçekleşen etkinlik, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi ile Lisansüstü Eğitim Enstitüsü’nün iş birliğiyle organize edildi.

Sempozyumda, Türk dili ve edebiyatının çeşitli yönlerini ele alan öğrencilerin araştırmaları ilgilerle buluşturuldu. İki gün süren etkinlikte, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü lisans dördüncü sınıf öğrencileri, TÜBİTAK 2209 programı kapsamında desteklenen projeleri ve bitirme tezlerinden ürettikleri bildirileri sunarken yüksek lisans öğrencileri, seminer konularını ve tez araştırmalarını geniş bir dinleyici topluluğu ile paylaştı.

Türkçenin tarihsel dönemleri, dil bilimi, klasik ve modern edebî metinlerin analizi, halkbiliminde kişisel deneyim anlatıları gibi konuların tartışıldığı etkinlikte katılımcılar, Türk dili ve edebiyatına dair çeşitli perspektifler sundular ve bu alanda yapılan yenilikçi çalışmalara katkıda bulundular. İki gün boyunca toplam altı oturumda sunulan 17 bildirinin her biri kadar yoğun soru-cevap kısımlarındaki bilimsel tartışmalar da ilgi uyandırdı.

Türk dili ve edebiyatına yönelik genç yaklaşımları desteklemek ve bu alandaki akademik diyalogları güçlendirmek amacıyla düzenlenen sempozyumda, gelecek vadeden genç araştırmacıların bilgilerini derinleştirmesine ve akademik kültürü tecrübe etmesine olanak tanınarak Türk dili ve edebiyatının geleceğine katkıda bulunulması hedeflendi.

Rektör Aydın: “Dil, Bir Kültür Taşıyıcısıdır”

Sempozyum, Türk edebiyatının ve dilinin çeşitli yönlerini ele alan değerli bildirilerle dolu bir program sundu. Sempozyumun açış konuşmasını yapan Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın, Türkçenin ve Türk Dili ve Edebiyatı alanındaki akademik çalışmaların önemi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Rektör Aydın konuşmasında Samsun Üniversitesinin kuruluş yıl dönümü ve Gençlik Haftası’nın bir araya geldiği bu özel haftada, Türk Dili ve Edebiyatı öğrencilerinin akademik hayata adım atmasının önemini vurguladı. Prof. Dr. Aydın, dilin sadece bir iletişim aracı olmadığını, aynı zamanda bir kültür taşıyıcısı olduğunu şu ifadelerle dile getirdi: “Dil, kültürün temelidir. Özellikle dille uğraşan insanlar, inceledikleri, uğraştıkları her farklı dille, o dillerin kültürlerini de yansıtırlar. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüz de dilin kökeninden başlayarak günümüze kadar gelişimini araştıran çalışmalarıyla Türkçenin yanı sıra Türk kültürünün tüm dünyada tanınmasına ciddi katkılarda bulunuyor. Üniversite olarak başlangıçta bir misyon belirlemiştik: nitelikli bir üniversite olmak. Çünkü nitelikli bir toplumun yolu, nitelikli bir üniversiteden geçiyor. Dolayısıyla nitelikli gençler yetiştirirseniz, bu gençlere geleceğinizi emanet edebilirsiniz.”  TÜBİTAK 2209 projelerinin önemine değinen Prof. Dr. Aydın, bu tür projelerin öğrencilere proje hazırlama, kabul ettirme ve yönetme gibi önemli beceriler kazandırdığını söyleyerek TEKNOFEST gibi teknik alanlarda öğrencilerin katıldığı projelerin, mezuniyet öncesi iş bulmalarına da büyük katkı sağladığını belirtti. Konuşmasının sonunda, üniversite öğrencileri arasında sporun önemine de değinen Rektör Aydın, öğrencileri düzenli spor yapmaya davet etti ve sporun sosyal ilişkiler üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çekti. Prof. Dr. Mahmut Aydın, tüm öğrencilere ve akademisyenlere teşekkür ederek Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencilerini akademik cesaretlerinden ötürü övdü.

 “Türk Diline ve Kültürüne Sahip Çıkmalıyız”

Samsun Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kenan Çağan ise konuşmasında katılımcıları selamlayarak etkinliğin hayırlı olmasını temenni etti. Sempozyumun, genç öğrencilerin akademiye olan ilgisini artıracağına ve Türk dili ile edebiyatının daha geniş bir çerçevede tartışılmasına olanak tanıyacağına dikkat çeken Prof. Dr. Çağan, toplumların esasının kültür, kültürün de temelinin dil olduğunu belirterek Türk dili ve edebiyatının bu etkinlikle daha fazla canlandırılmasının önemine işaret etti. Etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkürlerini ileten Prof. Dr. Çağan, Türk diline ve edebiyatına sahip çıkılması gerektiğini vurgulayarak bu gayretin ilerleyen zamanlarda da devam etmesi temennisinde bulundu.

“Böyle Bir Etkinliğin Parçası Olmak Gurur Verici”

Sempozyumda katılımcılara hitap eden Samsun Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Cumhur Türk de Türkiye’nin en genç üniversitelerinden birinde, gençler tarafından düzenlenen bu etkinliğin bir parçası olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Prof. Dr. Türk, Samsun Üniversitesinin araştırma ekosistemini lisans seviyesinden itibaren güçlendirmeyi hedeflediğini belirtti ve bu çerçevede TÜBİTAK 2209 ve STAR gibi programlara özel önem verildiğini ifade etti. Bu programlar sayesinde öğrencilerin lisans seviyesinde araştırma projelerinde yer alarak hem burs kazanma hem de değerli tecrübeler edinme fırsatı bulduklarına dikkat çekti. Ayrıca, üniversitenin yeni başlattığı Bütünleşik Yüksek Lisans Programından söz eden Prof. Dr. Türk, bu programın özellikle üçüncü sınıf öğrencilerine hitap ettiğini ve lisansüstü eğitime erken bir başlangıç yapma imkânı sunduğunu vurguladı. Bütünleşik Yüksek Lisans Programı uygulamanın büyük cesaret gerektirdiğini ifade eden Prof. Dr. Türk, Türkiye’de ancak sayılı üniversitenin bunu gerçekleştirebildiğini belirtti. Prof. Dr. Türk, konuşmasını, akademik kariyerlerinde önemli bir dönüm noktası olabilecek bu fırsatları değerlendirmeleri için öğrencilere çağrıda bulunarak sonlandırdı. Etkinliği düzenleyen Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü hocalarına ve katılımcı öğrencilere teşekkürlerini iletti, öğrencileri gelecek yıl için duyurulacak kontenjanlara başvurmaya teşvik etti.

İlk Gün Oturumları:

Açış konuşmalarının ardından Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Altuğ Yayla başkanlığında düzenlenen Seminer Oturumu’nda, genç araştırmacılar Eray Ergen ve Şevval Özgültekin, Türk edebiyatı üzerine çarpıcı analizlerini katılımcılarla paylaştı. Ergen, Müfide Ferit Tek’in Pervaneler adlı romanı üzerinden eğitim kurumlarını ele alırken Özgültekin ise Peyami Safa’nın Dokuzuncu Hariciye Koğuşu başlıklı eserindeki fiilleri Rol Kuramı çerçevesinde inceledi.

Öğle arasının ardından düzenlenen Türk Halk Edebiyatı Oturumu, Doç. Dr. Ahmet Keskin’in yönetiminde gerçekleşti. Bu oturumda Pelin Güner ve Sümeyye Nişanci, Türk kültürüne dair kişisel deneyim anlatılarını çeşitli açılardan ele aldı. Pelin Güner, derlemiş olduğu rüya anlatılarından hareketle geleneksel Türk inanış sistemlerinde rüyanın yeri ve bunların psikanalitik kuramla olan ilişkisini sorgularken Sümeyye Nişanci, kişisel deneyim anlatılarından yola çıkarak Karadeniz yöresine özgü mizah kültürünü inceledi. Nişanci’nin sunumu, Karadeniz mizahının dil, anlatım biçimleri ve sosyal etkileşimlerde nasıl bir rol oynadığını ortaya koydu.

İlk günün son oturumu olan Eski Türk Dili Oturumu ise Dr. Öğr. Üyesi Neslihan Çelik başkanlığında yapıldı. Bu oturumda Ayşe Sarıkaya, “Buddhist Çevre Eski Uygur Türkçesi Metinlerinde Değerli Taşlar” konulu bir sunum yaparken Handenur ÇetinGüldana Destanı”nda isim tamlamalarını, Helin Şahin ise İslamiyet öncesi eski Türkçe metinlerde eğitim ve öğretime dair kavramları tartıştı.  Sempozyumun ilk günü, katılımcıların ve dinleyicilerin Türk dili ve edebiyatı konularındaki bilgilerini derinleştirdikleri ve akademik tartışmalarla dolu bir atmosferde sona erdi.

İkinci Gün Oturumları:

Sempozyumun ikinci günü Doç. Dr. Mustafa Uğur Karadeniz‘in başkanlık ettiği Eski Türk Edebiyatı Oturumu’ndaki ilgi çekici konularla başladı. Ayşenur Yıldırım “Dehmurg Mesnevisi’nde Ben ve Öteki” başlığı altında, mesnevinin ikili kimlik yapılarını ve bireysel özne kavramını detaylı bir şekilde ele aldı. Canan Doruk Akca, “Ahlâk-ı Alâî’de Konuşma Adabı” adlı bildirisine konu olan eserin dil ve iletişim üzerine sunduğu perspektifleri izleyicilerle paylaştı. Furkan Yılmaz, “Dânişmendnâme’de Papaz ve Ruhban Temsilleri” başlıklı bildirisinde ise, eserdeki dinî ve toplumsal figürlerin temsillerine dair çarpıcı analizler sundu.

Öğle arasının ardından gerçekleştirilen Yeni Türk Dili Oturumu, Doç. Dr. Seçil Hirik‘in rehberliğinde gerçekleştirildi. Aleyna Ertuğral, Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna adlı eserinde sıfatların, karakter ve atmosfer oluşturmadaki rollerini incelerken, Semiha Zengin, Attilâ İlhan’ın Ben Sana Mecburum başlıklı şiir kitabındaki dilin zenginliği ve söz varlığı üzerine derinlemesine bir bakış sundu. Seyhan Zengin ise Orhan Pamuk’un Kırmızı Saçlı Kadın romanında cümle yapılarını ve dilin anlatıdaki işlevselliğini tartıştı.

Sempozyumun son oturumu olan Yeni Türk Edebiyatı Oturumu, Doç. Dr. Bekir Şakir Konyalı‘nın yönetiminde başladı. Emriye Uyanık, Bizim Büyük Çaresizliğimiz adlı romanın sinemaya uyarlanma sürecinde metnin nasıl dönüştüğünü ele aldı. Esma Tan ve Zeynep Yıldırım, 1950 Kuşağı Öykücülerinin eserlerindeki duygusal dokuyu analiz ederken Mehtap Karakaya ise Mai ve Siyah romanı özelinde Osmanlı basın ve yayın dünyasının sosyoekonomik yapıları içinde yazarların pozisyonlarını değerlendirdi.

Organizasyonunda lisans üçüncü sınıf öğrencilerinin geniş katılımıyla oluşan bir ekibin görev aldığı bu önemli sempozyum, Türk dili ve edebiyatına dair yeni perspektifler sunmakla kalmayıp genç araştırmacılara kendi çalışmalarını akademik bir platformda sergileme fırsatı sağladığı gibi öğrenciler, akademisyenler ve edebiyat meraklıları için de önemli bir bilgi ve deneyim kaynağı oldu. Akademik tartışmalar ve bilgi alışverişiyle dolu bu iki gün, öğrenciler, akademisyenler ve edebiyatseverler için unutulmaz bir deneyime dönüştü.

Öğrenci Destek