Üniversitemizin kuruluşunun 6. yıldönümünde yeni atanan, bir üst unvana terfi eden ve akademik başarı gösteren öğretim üyeleri için ödül ve biniş takdim töreni düzenlendi. Törende, yeni atanan ve akademik ilerleme kaydeden akademisyenler binişlerini giymenin gurur ve mutluluğunu bir arada yaşadılar.
Şehit Ömer Halisdemir Çok Amaçlı Salon’da gerçekleştirilen törene, Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın, 19 Mayıs Belediye Başkanı Osman Topaloğlu, Samsun Ticaret Borsası Başkanı Sinan Çakır, Samsun Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Selahattin Kaynak, Prof. Dr. Salih Kesgin, Prof. Dr. Ali Bilgin, Samsun Üniversitesi Genel Sekreteri Doç. Dr Adem Soruç, Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ertuğrul Çam, Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Yılmaz, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kenan Çağan, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Aktaş, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Elif Mangan, Sivil Havacılık Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Erdem Emin Maraş, Kavak Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Bilal Sungur, Teknik Bilimleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Fatma Ünal, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Cumhur Türk, protokol üyeleri, çok sayıda iş insanı, akademisyenler ve aileleri katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’ndan sonra “Ödül ve Biniş Takdim Töreni” için başarı ve tebriklerini ileten Samsun Milletvekilleri Yusuf Ziya Yılmaz, Av. Orhan Kırcalı, Av. Ersan Aksu, Mehmet Karaman ve Erhan Usta’nın telgrafları okundu.
“Nitelikli Toplum ve Üniversite Birlikte Şekillenecek”
Programın açılış konuşmasını yapan Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın konuşmasına şu sözlerle başladı: “10 Eylül 2018 tarihinde üniversitemizin kurucu rektörü olarak göreve başladığımızda nitelikli toplum ile nitelikli üniversitenin ancak birlikte şekillenebileceği bilincinden yola çıktık. Bununla birlikte elbette toplumu ilgilendiren her olayın, üniversitemizin üzerinde de etkilerini biliyorduk. Kuruluşumuzdan bu yana gerek küresel anlamda meydana gelen gerekse ülkemizde ortaya çıkan her durumda misyonumuz çerçevesinde hareket ederek, aslında başından itibaren mikro ve makro ölçekli her duruma karşı esnek bir şekilde geliştik ve şekillendik. Yenilik, esneklik, tamir, tadilat ve dönüşüme açık olma bilincimiz daha erken yıllarımızda olgunlaştı ve bu zamana kadar edindiğimiz tecrübe bizi geleneksel altyapı ve ufka sahip üniversitelerden pozitif şekilde ayrıştırdı. Kuruluşumuzu ve şekillenişimizi ülkemizi ve bütün dünyayı etkileyen kritik koşullarla birlikte okuyoruz. Bugün dünyadaki bütün üniversitelerin cevap bulması gereken sorunun, üniversitelerin öngörülemez süreçlerde yollarına konvansiyonel araç ve yöntemlerle mi devam edeceği, yoksa kendilerini yeniden yapılandırıp özgün ve dinamik yolları nasıl bulabilecekleri hususu mu olduğunun bilincindeyiz. Son aylarda Batı dünyasında özellikle ABD ve Avrupa’da Filistin-İsrail sorunu üzerinden ortaya çıkan İsrail zulmüne entelektüel düzeyde tepki gösteren bilim insanı ve öğrencilerin ifade özgürlüklerinin siyasi yollardan kısıtlanması ve tekil yaklaşımlarla sınırlandırılma çabası ve dünyanın en önemli üniversitelerinin başında gelen Harvard üniversitesinde İsrail zulmüne karşı çıktıkları için 13 öğrenciye diplomalarının verilmemesi ve onlarca profesörün tutuklanması özgür üniversite idealinin de artık aciliyet kazandığını açıkça göstermektedir.”
“Pandemi ve Doğal Afetler Eğitim Modelinde Dönüşüm Sağladı”
Pandemi ve doğal afet süreçlerinde edindikleri tecrübelerin, monolojik öğretim ve araştırma modellerinin yerine, içinde bulunulan koşulları gözeten hibrit ve diyalojik eğitim modeli ile düşüncede çeşitliliği sürdürmenin gerekliliğini gösterdiğini söyleyen Rektör Aydın: “Pandemi ve doğal afet süreçlerinde edindiğimiz tecrübeler bize artık monolojik öğretim ve araştırma modellerinin yerine içinde bulunulan koşulları gözeten hibrit ve diyalojik eğitim modeli ile düşüncede çeşitliliği aynı anda sürdürmenin ne ölçüde gerekli olduğunu gösterdi. Bu çeşitlilik bilinci, yirmi birinci asırda üniversite fikrini alışılagelen yapıların, yapay duvarların ilerisine taşıyabilir ve böylece anlamlı iletişim, kolektif üretim mümkün olabilir. Bu doğrultuda dünyanın farklı coğrafyalarından üniversitelerle uluslararası işbirliklerini, yabancı öğretim üyelerinin istihdamını ve yabancı öğrencilerin üniversitemizdeki sayısını artırmayı önemsiyoruz. Üniversite ve şehir arasındaki mesafeyi azaltmayı ve karşılıklı katkıyı daha ileriye taşımayı arzu ediyoruz. Aynı zamanda öğrencilerimiz ile öğretim üyelerimiz arasında sürekli ve etkili bir iletişim imkânını her koşulda sürdürmek istiyoruz. Dahası dünyanın farklı üniversitelerinde benzer konu ve sorunları tartışan akademisyenlerin, toplumun farklı yapıları ile üniversite mensuplarının kolektif üretim ve özgür ifadeyi birlikte icra edebilmelerini teşvik ediyoruz. Bütün bu çabalarımızı Duvarsız Üniversite vizyonumuzla kurumsal ve kalıcı hale getirdik. İşaret ettiğimiz bu acil sorunları giderebilmek için kuruluş ve şekilleniş sürecimizde duvarsızlık düşüncesine öncelik veriyoruz. Duvarsızlık ile aslında çok boyutlu ve katmanlı toplumsal ihtiyaçları merceğimize alarak, öğrencilerimizin adapte olabileceği anlamda fırsatlar ile yine yeniden toplumumuza yönelik hizmet verme gayesinde ilerliyoruz. Nitekim tüm bu çabalarımızın olumlu yansımalarını da gerekli mercilerden ve öğrencilerimizin dönüşlerinden sıklıkla alıyoruz.” diye konuştu.
“Türkiye Yüzyılı Hedefleriyle Üniversite-Toplum İlişkisi Yeniden Değerlendiriliyor”
Rektör Aydın, kuruluşlarının altıncı yılında, bölgenin temel ihtiyaçları ve “Türkiye Yüzyılı” hedefleri doğrultusunda üniversitenin toplumdaki rolünü değerlendirdiklerini belirterek konuşmasına şu cümlelerle devam etti: “Kuruluşumuzun altıncı yılında, bölgemizin temel ihtiyaçlarıyla birlikte ülkemizin Türkiye Yüzyılı hedefleri ve benimsediğimiz duvarsız üniversite modeli çerçevesinde üniversitemizin toplumdaki rolünü aralıksız bir çabayla değerlendiriyoruz. İçinde yaşadığımız yüzyılda ortaya çıkan pandemi gibi her yeni soruna rağmen şehirden ve sektörden uzak kalmamayı, bilgi ve tecrübe transferini her zaman sürdürmeyi en önemli ilke olarak belirledik. Bölgesel ihtiyaçlar ve üniversite-sanayi iş birliği başta olmak üzere Samsun şehrinin ve Karadeniz Bölgesi’nin ekonomisini ayakta tutan bütün sektörlerle ilişkilere öncelik verdik. Sektörden büyük ölçekli, ihracat potansiyeli olan, yüksek teknolojik içerikli ürünler üreten ve dünyaya mal/hizmet satan firmalarla protokoller yaparak; ortak malzeme ve mekân kullanımı, iş yerinde mesleki eğitim, staj, ortak iş gücü, akademik danışmanlık, ortak proje, istihdam gibi konularda çalışmalar gerçekleştirdik. Sadece uygulamalı teknik bilimler değil, sosyal bilimlerin de uygulamalı yönünü ön plana çıkarmaya çalıştık. Öğrencilerimizin staj programlarını teşvik ve destekleme gayretimiz üniversite ve şehir arasındaki görünmez duvarı giderek engelsiz hale getirdik.”
“Üniversite-Toplum Uyumunda Büyük Başarılar”
Üniversite-toplum arasındaki sınırları uyumlandırarak, nitelikli bir toplum için nitelikli bir üniversite olma yolunda hedeflerine ulaştıklarını belirten Rektör Aydın, öğrenci ve akademisyenlerin TÜBİTAK ve TEKNOFEST projelerinde elde ettikleri başarıları öne çıkardı. Rektör Aydın: Üniversite-toplum arasındaki sınırları uyumlandırarak nitelikli bir toplum için nitelikli bir üniversite olma yolunda tüm hedeflerimizi birer birer gerçekleştiriyoruz. Bu bağlamda kuruluşundan bugüne değin, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi ile Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencilerinin TÜBİTAK 2209A-B projeleri kapsamında sosyal, iktisadi ve toplum bilimleri konuları üzerine başvurduğu toplamda 178 projesinin kabul alması muazzam bir gayretin sonucudur. Benzer şekilde, TEKNOFEST 2022 ve 2023 teknoloji yarışmalarında 8 projeyle fakültemiz öğrencileri finallere kalarak büyük bir başarı elde etmişlerdir. Fakültemiz öğretim üyeleri ise bu kadar kısa süre içerisinde TÜBİTAK 1001, 3005, 3501 gibi büyük ölçekli proje kategorilerinde özellikle sosyal bilimler alanında toplamda 6 proje kabulü alarak üniversite ve toplum arasında anlamlı bir köprü oluşturmuşlardır. şeklinde konuştu.
“Yeşil Kampüs Politikaları ve Çevre Dostu Yaklaşımlar Öne Çıkıyor”
Samsun Üniversitesi’nin çevre dostu ve yeşil kampüs politikaları çerçevesinde sürdürülebilirlik ve geri dönüşüme öncelik verdiğini ifade eden Rektör Aydın, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi‘nin projelerinden ve aldıkları ödüllerden bahsederek: “Kuruluşundan bu zamana kadar benimsediği çevre dostu yaklaşımı ve yeşil kampüs politikaları çerçevesinde sürdürülebilirlik ve geri dönüşüme her zaman öncelik vermiş olan üniversitemiz, özellikle Mimarlık ve Tasarım Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencilerinin de dâhil olduğu, Samsun Üniversitesinin mimari tasarım evrenine önemli katkı sunacak ustalıkla düşünülmüş mimari planlamaları hayata geçirmiştir. Mimarlık ve Tasarım Fakültemizin öğretim üyeleri atıl kalmış tütün kurutma hangarlarını yeni fakültelere dönüştürürken atölyeler, derslikler ve laboratuvarlar arasında duvar örmeyen, her tür iletişime açık, ortak üretime ve iş birliğine zemin hazırlayan “açık mekân” ilkesini projelerine yansıtmışlardır. Ballıca kampüsümüzdeki 40 yıllık tütün depolama hangarlarının eğitim yapılarına dönüşümü projemizin ilk örneklerinin Necip Fazıl Mimarlık Ödülüne layık görülmesi ve bu ödülü Sayın Cumhurbaşkanımızın elinden almış olmamız bizim için çok büyük bir gurur ve yolculuğumuz için motivasyon kaynağı olmuştur. Bu vesileyle bu ödüle fakültemizi layık görenlere teşekkür ediyor, layık görülen değerli hocalarımızı da huzurlarınızda tekrar tebrik ediyorum. Ballıca Kampüsündeki hangarların çevre dostu ve yeşil kampüs politikası gereği geri tamir ve tadilattan geçirilerek dönüşümle canlanıp tekrar hayat bulması daha az bir maliyetle sadece eskiyi yeniye dönüştürmeyi sağlamamış aynı zamanda eskinin dokusunun, duygusunun ve hafızasının da günümüze başarılı bir şekilde aktarılmasını beraberinde getirmiştir. Söz konusu mekan hassasiyeti ve bilincinin oluşmasına imkan veren bir müfredata sahip olmasının yanı sıra; Mimarlık ve Tasarım Fakültemiz TÜBİTAK 2209-A projeleri kapsamında desteklenen toplam 14 projesiyle son iki yılda tüm ülkede mimarlık araştırmaları alanında en çok destek alan mimarlık fakülteleri arasında yer almıştır.” değerlendirmesinde bulundu
“Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Şehir ve Sektörle İç İçe”
Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi’nin, şehirden ve sektörden uzak kalmamayı ve bilgi-tecrübe aktarımını sürdürmeyi en önemli ilkeleri olarak belirlediğini söyleyen Prof. Dr. Aydın, üniversite-sanayi iş birliğine verdikleri önemi vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: “Ortaya çıkan yeni sorunlara rağmen şehirden ve sektörden uzak kalmamayı, sektörle bilgi ve tecrübe aktarımını her zaman sürdürmeyi, üniversite ile sanayi arasında aşılmaz yüksek duvarlar örmemeyi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültemizin en önemli ilkeleri olarak belirledik. Bölgesel ihtiyaçlar ve üniversite-sanayi iş birliği politikalarımız ışığında Samsun şehrinin ve Karadeniz Bölgesinin ekonomisini ayakta tutan tüm sektörlerle iş birliğine öncelik verdik. Üniversite-sanayi iş birliğinde sürdürülebilir politikalar geliştirmeyi ve sürekli üretimi teşvik ettik. Öğrencilerimizin staj programlarını düzenleme ve yürütme gayretimiz sayesinde ve izlediğimiz şeffaf, hesap verilebilir politikalarımız sonucunda, üniversitemiz ve sektörler arasındaki görünmez duvarlar zayıflatılmıştır. Bu yaklaşımımız, öğrencilerimizin eğitimlerini iş dünyasının dinamikleriyle iç içe geçirerek, gelecekteki başarılarına sağlam bir temel oluşturmayı amaçlamaktadır. Samsun’un öncü teknoloji firmalarıyla işbirliği yapmayı esas alan Fakültemiz öğretim üyelerinin 12 adet büyük ölçekli TÜBİTAK projeleri şu ana kadar desteklenmeye değer bulunmuştur.”
“Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Uluslararası Başarılarıyla Öne Çıkıyor”
Rektör Aydın, Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nin, uygulamalı eğitimlerle sektöre uygun nitelikli eleman yetiştirdiklerini ve uluslararası başarılar elde ettiklerini belirtti. Prof. Dr. Aydın: “Sınırları aşan üniversite olma yolunda Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi üniversitemizdeki en önemli rollerden birini üstlenmektedir. Kampüsünde uçak-uzay mühendisi, uçak teknisyeni ve pilot yetiştiren bir üniversiteyiz. Sektörün ihtiyaçları doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz uygulamalı eğitim üniversitemizi diğer üniversitelerden ayıran belirgin özelliklerimizden biridir. Havacılık ve Uzay sektörünün tüm önemli temsilcilerine İş Yerinde Mesleki Uygulama program kapsamında her yıl yaklaşık 20 Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğrencisini göndererek uygulamalı eğitim almaları sağlanmaktadır. Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğrencilerimiz TÜBİTAK 2209 ve TUSAŞ Lift-Up projeleri ile aldıkları teorik bilgileri sektörün problemlerine çözüm sunabilmek için kullanabilme becerisi de kazanmaktadır. Uygulamalı eğitim alan ve teorik bilgilerini yaptıkları projelerde pratiğe dökme imkânı bulan Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğrencilerimiz havacılık alanında ihtisaslaşmakla kalmayıp üniversitemizin adının TEKNOFEST ile birlikte öne çıkmasını ve teknolojik gelişim ile bütünleşmesini de sağlamaktadır. İstanbul’da düzenlenen TEKNOFEST 2023 yarışmalarında başarısını devam ettiren üniversitemiz öğrencileri dört Türkiye birinciliği, iki ikincilik, bir üçüncülük ve üç performans ödülü almaya hak kazanarak çok büyük başarılar elde ettiler ve aldıkları ödüllerle bizleri gururlandırdılar, umutlandırdılar. İlk astronotumuz Alper Gezeravcı ile 17 Ocak 2024 tarihinde Uluslararası Uzay İstasyonu’ndan gerçekleştirilen canlı bağlantı ile Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğretim elemanları ve öğrencileri ülkemizin “insanlı ilk Uzay Misyonunun” bir parçası olma gururunu yaşadılar. İtalya’da gerçekleşecek olan International Astronautical Congress (IAC) 2024‘e sunum yapmak üzere ülkemizden kabul edilen kabul edilen 10 gençten ikisinin Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültemizin öğrencisi olması bizleri ayrıca gururlandırmıştır.“ açıklamasında bulundu.
“Tıp Fakültesi Şehrin Sağlık İhtiyaçlarına Cevap Veriyor”
Rektör Aydın, Tıp Fakültesi’nin, şehrin ihtiyaçlarına uygun ve halkın erişimine açık bir şekilde hizmet verdiğini ve kısa sürede önemli başarılar elde ettiğini açıklayarak: “2020 yılında kurduğumuz Tıp Fakültemiz, şehrin ihtiyaçlarına uygun ve halkın erişimine daima açık bir şekilde hizmet vermeyi sürdürmektedir. Dört yıl gibi kısa bir süre içerisinde tüm temel bilim laboratuvar ve derslikleri tamamlanmış, ilk üç dönem eğitimlerini kendi bünyesinde verebilen, sonraki üç dönem için hastane staj programları hazırlanmış fakültemizin tüm eğitim planlamaları tamamlanmış ve sağlıklı bir şekilde işler hale getirilmiştir. Samsun 2023 verilerine göre ilimizde hizmet veren tüm hastanelere tedavi amaçlı başvuran 9 milyon hastanın yaklaşık 3 milyonu yani 1/3’ü afiliye hastanemizde teşhiş ve tedavi edilmiştir. Keza ilimizde gerçekleştirilen 169 bin ameliyatın yaklaşık 70 bini yani %40’ı hastanemizde gerçekleştirilmiştir. Hastanemiz sağlık turizmi alanında da şehrimizde yetkili olan iki önemli hastaneden biri olarak bölgesinde öncü rol oynamaya devam etmektedir. Samsun Şehir Hastanesinin çok yakın bir zamanda üniversitemiz tıp fakültesinin ana afiliye hastanesi olarak hizmete girmeye başlamasıyla hocalarımız tarafından verilen sağlık hizmeti, uzmanlık eğitimi ve lisans öğrencilerimizin uygulamalı eğitimleri çok daha nitelikli bir hal alacaktır.” bilgilerini aktardı.
“İlahiyat Fakültesi Çoklu Perspektiflerle Eğitime Başlıyor”
Rektör Aydın 2024-2025 Eğitim-Öğretim yılında eğitime başlayacak olan İlahiyat Fakültesi’nin çoklu perspektiflerle İslam’ın toplumsal yaşamdaki rolünü incelemeyi planladığını ve Lisansüstü Eğitim Enstitüsü’nün, 25 programıyla araştırma odaklı başarılara imza attığını belirterek: “2024-2025 Eğitim-Öğretim yılında ilk defa öğrenci alarak eğitime başlayacak olan İlahiyat Fakültemiz, çoklu perspektifler arasında birini diğerine öncelemeden İslam’ın toplumsal yaşamdaki rolünü incelemeyi planlamaktadır. Fakültenin bilim insanları geçmişin, bugünün ve geleceğin sosyal yaşamıyla alakalı bir araştırma kültürü geliştirmeyi, elde ettiği sonuçları toplumla paylaşmayı öncelemektedir. Fiziki mekan inşasında bizden öncekini “tamir” ve “tadil” ederek kullanmanın temel politika olduğu üniversitemizde İlahiyat Fakültemizin ana misyonlarından biri de böyledir. Özetle adalet üzere olma ile aynı kökten türeyen tadilat ve ömrüne ömür katma anlamına gelen tamiratla kastımız ve gayemiz, bugüne kadar gelen bilgiyi bugünü anlayan ve geleceğe yön veren bir din eğitimi ve araştırma iklimi ile buluşturmaktır. Üniversitemiz, eğitimde nitelik ve derinlik açısından gelişim sağlayarak Lisansüstü Eğitim Enstitümüz bünyesinde barındırdığı 25 programla her birisinin kendi alanında öncü bir başarı göstermektedir. Üniversitemizin bu başarısı, araştırma odaklı bir kurum olma hedefine katkı sağlarken, lisansüstü eğitim ve mezunlarının ülke akademisine ve ekonomisine sağladığı katkılar dikkatle okunmalıdır. Üstelik, ülkemizin önde gelen firmaları ve Samsun Büyükşehir Belediyesi ile yürüttüğümüz Lisansüstü Eğitimde Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği Protokolleri sayesinde endüstri ve şehir ihtiyaçlarını karşılayacak araştırmaları lisansüstü düzeyde yürütüyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Özgür İfade ve Çeşitliliğin Savunucusu: Samsun Üniversitesi”
İsrail-Filistin sorunu ve ifade özgürlüğü ile ilgili uluslararası meselelere değinen Rektör Aydın, Samsun Üniversitesi’nin özgür ifadeyi ve çeşitliliği savunduğunu ve duvarsız üniversite modeliyle bu değerleri hayata geçirmeyi acil bir sorumluluk olarak gördüklerini belirtti. Rektör Aydın sözlerine şöyle devam etti: “İsrail-Filistin sorunu gibi uluslararası meseleler, özellikle Avrupa’daki bilim insanları ve öğrenciler arasında ifade özgürlüğünün siyasi etkilerle kısıtlanmasıyla ilgili tartışmaları ön plana çıkarmıştır. Bu durum, bir kuşun özgürlüğüne engel olunması gibi, birlikte yaşama kültürünün ve ötekileştirilen toplumların haklarını savunmanın, ne derece baskı altında olduğunu yeniden göstermiştir. Bu bağlamda, Samsun Üniversitesi olarak, özgür ifadeyi ve çeşitliliği savunmaktayız ve duvarsız üniversite modelimizi kullanarak bu değerleri hayata geçirmeyi acil bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bununla birlikte, Duvarsız Üniversite modelimizi sadece akademik alanda değil, aynı zamanda pratik bilgi üretiminde, teknolojide, sağlık hizmetlerinde, mimaride ve kolektif düşünme kültüründe de sürdürmeyi ve geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu doğrultuda, öğrencilerimize ve akademisyenlerimize çeşitli fırsatlar sunarak, onların potansiyellerini en üst düzeye çıkarmayı ve toplumsal katkılarını artırmayı amaçlıyoruz.”
“Samsun ve Samsun Üniversitesi Ailesine Minnet ve Şükranla”
Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Bu vesileyle tüm öğretim elemanlarımıza en kalbi duygularımla teşekkür ediyorum. Sizleri ve Samsun Üniversitesini; yine sizler sayesinde öğrencilerin öğrenme serüvenine rehberlik eden, bilgi denizinde yıldızlar gibi parlayan öğretim üyelerinin bulunduğu bir limana benzetiyorum. Görüyorum ki “Duvarsız Üniversite” misyonu gereği Samsun Üniversitesi, öğrencinin öğrenme sürecine her yönüyle dâhil olduğu, araştırma kaynaklarını sonuna kadar etkin ve sınırsız kullanan öğretim üyelerinin olduğu bir üniversitedir. Her zaman erişilebilir, iletişime açık, çevre dostu ve geri dönüşümü destekleyen, daha iyi bir hizmet için daima dönüşüme açık olmayı şiar edinmiş bir üniversite olarak önceliklerimizi belirlerken ülkemizin öncelikli hedeflerini ve bölgemizin spesifik ihtiyaçlarını sürekli olarak göz önünde bulundurduk. Bütün bu düşünce ve duygularla üniversitemizin altıncı yılını kutluyor, gelişimimizde öncelikli payı olan Samsun halkına, iş insanlarına, başta siyasilerimiz olmak üzere şehrin tüm mülki ve idari yetkililerine ve elbette üniversitemizin saygın akademik ve idari personeline ve çok değerli öğrencilerimize minnet ve şükranlarımı sunuyorum. ”
Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın’dan konuşmasının ardından yayın, alınan atıf, dış kaynaklı proje, patent ile tanınırlık ve yaygınlaştırma kategorilerinde çeşitli akademik çalışmalarıyla üstün başarılar gösteren akademisyenlere teşekkür belgesi takdim etti. Farklı kategorilerde akademik çalışmalarıyla belge takdiminde bulunulan akademisyenler ise şu şekilde:
Yayın kategorisinde;
Sağlık Bilimleri alanında Prof. Dr. Serkan Tulgar,
Sosyal ve Beşeri Bilimler alanında Dr. Öğr. Üyesi Bahadır Karakoç,
Fen ve Mühendislik Bilimleri alanında ise Doç. Dr. Hakan Aksu,
Atıf kategorisinde;
Sağlık Bilimleri alanında Prof. Dr. Serkan Tulgar,
Sosyal ve Beşeri Bilimler alanında Doç. Dr. Merve Kılıç Karamahmutoğlu
Fen ve Mühendislik Bilimleri alanında Doç. Dr. Zafer Cömert,
Patent kategorisinde,
Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilen “PEEK Filament Basabilen Tam İzoleli Isıtmalı Kabin FDM Yazıcılar İçin Yeni Bir Tasarım” başlıklı buluşu ile Prof. Dr. Bahattin Kanber
Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilen “Yekpare Metal Köpük Formunda Yeni Nesil Hibrit Kompozit Yapılı Isı Alıcı” başlıklı buluşu ile Doç. Dr. Bilal Sungur
Dış Kaynaklı Projeler kategorisinde;
TÜBİTAK-1001 Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı” programı kapsamında;
“Modern Dönemde Mısır’da Hadis ve Sünnet Eksenli Tartışmalar: Metodolojik ve Akademik Bir İnceleme” başlık projesi ile Prof. Dr. Salih Kesgin,
“Yapılandırılmış Girdi, Yapılandırılmış Çıktı ve Geleneksel Açık Anlatımlı Dilbilgisi Eğitimlerinin İngilizceyi Yabancı Dil Olarak Öğrenen Türkiye’deki Öğrencilerin İngilizce Ettirgen (Birincil) ve Geçmiş Zaman Edilgen (İkincil) Yapısının Edinimine Etkilerinin Araştırılması” başlıklı projesi ile Doç. Dr. Adem Soruç,
“Elektrikli Araçlarda Kullanılan Bataryalar İçin Optimal Geometriye Sahip Konformal Soğutucu Kanal Tasarımı ve Otonom Batarya Termal Yönetim Sistemi Uygulaması” başlıklı projesi ile Doç. Dr. Ali Rıza Kaleli,
“TÜBİTAK 2219 -Yurt Dışı Doktora Sonrası Araştırma Burs Programı” kapsamında “Yeni Hidrojen Ekonomisinde Hidrojen Fiyatlarının Tahmini ve Hidrojen Enerjisi Arz Güvenliğini Etkileyen Ekonomik Faktörler” başlıklı projesi ile Doç. Dr. Havvanur Feyza Kaya,
TÜBİTAK-1005 Ulusal Yeni Fikirler ve Ürünler Araştırma Destek Programı kapsamında “Fındık Üreticileri İçin Yapay Zeka Tabanlı Mobil Sistem” başlıklı projesi ile Doç. Dr. Muammer Türkoğlu,
TÜBİTAK-3501 Kariyer Geliştirme Programı” kapsamında;
“Haddeleme Prosesinde Kullanılan Bitkisel Esaslı Palm Yağının Modifiye Edilmiş Nano Kaolin Katkısıyla Oksidatif, Hidrolitik Ve Tribolojik Özelliklerinin İyileştirilmesi” başlıklı projesi ile Dr. Öğr. Üyesi Batuhan Özakın
“Meteorin-like Proteininin Dişi Sıçanlarda Üreme Aksı ve Fertilite Üzerindeki Etkinliğinin Orta Şiddetli Egzersiz ile Karşılaştırmalı Olarak Araştırılması” başlıklı projesi ile Dr. Öğr. Üyesi Nazife Ülker Ertuğrul,
“TÜBİTAK 3005 – Sosyal ve Beşeri Bilimlerde Yenilikçi Çözümler Araştırma Projeleri Destek Programı” “Otorite: Siyaset Bilimi Eğitimini Oyun Tabanlı” başlıklı projesi ile Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Talha Paşaoğlu,
“TÜBİTAK 1002 – Hızlı Destek Programı” kapsamında “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarından Elektrik Üretiminde Kullanılan Evirici Ve Çevirici Sistemler İçin Düşük Maliyetli, İzoleli, Yüksek Parazit Bağışıklığı Olan Gerilim Sensörü Tasarımı Ve Prototip Üretimi” başlıklı projesi ile Dr. Öğr. Üyesi Recep Çakmak
Tanınırlık ve Yaygınlaştırma kategorisinde;
Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Kliniği olarak gerçekleştirdiğiniz başarılı “Koklear İmplant (Biyonik Kulak)” ameliyatları ile hastanemizin, şehrimizin ve Üniversitemizin tanınırlığına sağladığı destek ve katkılardan dolayı Doç. Dr. Doğukan Özdemir,
Havacılık ve uzay bilimleri alanında Üniversitemizin tanınırlığına sağladığı destek ve katkı ile öğrencilerin yetiştirilmesindeki emeği ve gayretinden dolayı Doç. Dr. Kadir Dönmez,
Siyasal Bilgiler Fakültesi Ekonomi ve Finans Bölümü öğrencilerinin Türkiye’nin en büyük sanal yatırım yarışması Investimate’de elde ettikleri üstün başarı ile bölüm olarak Üniversitemizin tanınırlığına sağladıkları destek ve katkılarından dolayı Doç. Dr. Ömer Akkuş, Doç. Dr. Atakan Durmaz, Doç. Dr. Hakan Uslu, Dr. Öğr. Üyesi Sevcan Kapkara Kaya, Dr. Öğr. Üyesi Bahadır Karakoç,
Tasarım, Mimarlık ve Şehir Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesinde hazırlanan Ballıca Kampüsümüzdeki tütün depolarının mimari yapılarının korunarak eğitim alanlarına dönüştürülmesi kapsamında kampüs dönüşüm projeleri ve kampüs camii projesi ile Üniversitemize yaptığı katkılardan dolayı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Asım Divleli,
Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği olarak 2023 yılında gerçekleştirdikleri 400 açık kalp ameliyatıyla hastanemizin, şehrimizin ve Üniversitemizin tanınırlığına sağladıkları destek ve katkılardan dolayı Dr. Öğr. Üyesi Aşkın Kılıç, Dr. Öğr. Üyesi Emrah Ereren, Dr. Öğr. Üyesi İlker Hasan Karal,
30.000’i aşkın ziyaretçisiyle başarılı bir şekilde gerçekleştirilen Orta Karadeniz Kariyer Fuarı 2023 ile Üniversitemizin tanınırlığına sağladığı destek ve katkılardan dolayı Dr. Öğr. Üyesi Engin Baytürk,
Tasarım haftası fikri ve projesiyle gelenekselleşen “Mayıs’Tasarım Samsun” etkinliklerinin başlamasındaki öncü rolü ve Üniversitemizin tanınırlığına sağladığı destek ile katkılardan dolayı Dr. Öğr. Üyesi Evrim Düzenli,
Danışmanlık yaptığı takımların TEKNOFEST yarışmaları elektrikli araç kategorilerinde gösterdiği üstün başarılarla Üniversitemizin tanınırlığına sağladığı destek ve katkılardan dolayı Dr. Öğr. Üyesi Tuncay Soylu
Düşünce ve Sanat Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezinde gerçekleştirdiği başarılı çalışmalar ile Üniversitemizin tanınırlığına sağladığı destek ve katkılardan dolayı Dr. Öğr. Üyesi Vefa Can Kaya
Daha sonra ise yeni atanan ve bir üst akademik kadroya terfi eden akademik personel tek tek sahneye davet edilip, Rektör Aydın tarafından binişleri giydirildi. Ödül ve Biniş Takdim Töreni toplu hatıra fotoğrafının çekilmesi ile son buldu.