Üniversitemiz 18 Mayıs 2018’de kuruldu. Kurulduğumuzdan bu yana epeyce yol aldık. Üç farklı kampüsümüzde topluma hizmet eden, ürettiği bilgiyi insanlarla paylaşan, farklı düzeydeki sorunlara çözüm üretmeye gayret eden; öğrencileri, öğretim üyeleri ve idari personelimiz için yuva halini alan bir kurum olma yolundayız. Başta Samsun şehri olmak üzere ülkemize olan katkılarımızı ve bu katkıların çeşitli yansımalarını görmeye başladık.
Bağımsızlığımıza giden yolda ilk adımın atıldığı şehrin adını taşıyan üniversitemiz kurulduğunda, bu yeni üniversitenin şehre entelektüel bir canlılık kazandıracağı ümidi vardı. Beklentilere karşılık verme isteğimiz ise had safhadaydı. Bunun ilk örneklerini dört yıl gibi kısa bir sürede gösterdiğimizi düşünüyoruz.
Kültürel ve irfani köklerimize bağlı olma ve üzerinde yükseldiğimiz tarihsel mirasın hakkını vererek onu geleceğe taşıma esasına dayanan bir eğitim anlayışına sahibiz. Hem bölgesel hem de ulusal düzeyde, bilimsel, kültürel ve entelektüel anlamda bir odak noktası olma hedefine dayanan bu eğitim vizyonumuz doğrultusunda, temelden inşa ederek açtığımız her bir fakültemiz kendini göstermeye; ülkemizin ve dünyanın bilimsel yönelimlerine uygun olarak acil somut sorunlara cevaplar üreterek görünür olmaya başladı. İyi eğitimli, teknik ve bilimsel kabiliyeti yüksek genç bir nesle duyulan pratik ihtiyaç, hepimiz için oldukça açık bir gerçekti. Üniversitemizin kuruluşunu belirleyen temel ilkeler, değerler ve hedefler ile pratikte bugün vardığımız nokta paralel bir seyir göstermektedir.
“Tam Bağımsız, Güçlü Türkiye” hedefine ulaşmak için başlatılan Milli Teknoloji Hamlesi seferberliği çerçevesinde özellikle savunma sanayi alanında atılan stratejik adımlar başta havacılık, uzay, atmosfer bilim ve teknolojileri alanlarında donanımlı gençlere ihtiyaçı artırdı. Özdemir Bayraktar Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültemiz, birikimli akademik kadrosu ve üretmeye istekli öğrencilerimizin elde ettikleri ulusal ve uluslararası düzeyde başarılarla, ulusal ve bölgesel gelişmeye katkıda bulunmak için ne denli özveri içerisinde olduğunu şimdiden ispatladı.
İnsanı merkeze alarak dönüşen çeşitli kurumsal yapıların bu dönüşüm ufukları, giderek daha iyi eğitimli insanların yönetimde, yetkili pozisyonlarda daha fazla yer bulmasına olanak sağlıyordu. İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültemizin çok yönlü kadrosu, lisans-lisansüstü düzeyde akademik program ve faaliyetlerinin niteliği ile öğrencilerinin bu önemli ihtiyaç alanlarının farkında olmasına hatırı sayılır katkılar sundu.
Mühendislik Fakültemiz yazılım, makine, biyomedikal, elektrik-elektronik, endüstri alanlarında gerçekleştirdiği özel araştırmalarla ülkemizin öncelikli alanları için üretimler gerçekleştirdi. Fakültemiz yenilikçi fikirleri hem öğrenci hem de akademisyenlerimiz için teşvik etmeyi ve uygulamayı en öncelikli sorumluluklarının arasında görmektedir.
Türkiye’de teori ve pratik arasında açılmış olan makası kapama vizyonuna sahip, bu topraklarda vücuda gelmiş mimarlık mirasını önceleyen ve özgün bir öğretim programı sunan Mimarlık ve Tasarım Fakültemiz bir diğer gözbebeği fakültemiz. Öğrencilerin erken bir aşamada araştırmaya, şehirleşme konusunda kadim değerlere, bizzat pratikteki madde ve malzemeye olan ilgisini uyandırmak için çeşitli etkinlikler yaptı; bu amaca yönelik bir müfredat ile işe başladı. Fakültemiz, aynı zamanda ulusal ve uluslararası akademik, mesleki ve endüstriyel kuruluşlar arasındaki iş birlikleriyle alanın pratik sorunlarını daha yakından ve zamanında fark edebilmek için özen göstermektedir.
İslamî İlimler Fakültemiz, klasik ilimlerle modern perspektifler arasında birini diğerine öncelemeden İslam’ın toplumsal yaşamdaki rolünü incelemeyi planlamaktadır. Fakültenin bilim insanları sadece geçmiş ve bugünün değil, geleceğin sosyal yaşamıyla alakalı dini sorunları araştırmayı, elde ettiği sonuçları toplumla paylaşmayı öncelemektedir.
Son olarak Üniversitemiz bünyesinde kurduğumuz Samsun’un yeni Tıp Fakültesi, şehrimize ve bölgemize büyük katkılar sağlayacak ve “Sağlık Kenti Samsun” ilkesiyle hareket ederek hasta ve hasta yakınlarına en iyi şekilde hizmet edecektir. Bu hizmetin ne anlama geldiğini tüm dünyaca maruz kaldığımız Covid-19 panteminden dolayı acı bir biçimde tecrübe ettik. Kuruluşunun üzerinden bir yıl geçmeden şehrimizin hasta potansiyelinin %50’sine sahip olan Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile afiliye olan ve alt yapısını tamamlayarak hem lisans hem de uzmanlık eğitimi vermeye başlayan Tıp Fakültemizin ilk sınavı başarıyla atlattığına hepimiz şahit olduk.
Üniversitemiz her alanda genişledi, olgunlaştı ve tecrübe kazandı. Başlangıçta dört fakültemiz vardı. Şimdiyse altı fakülte, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, yüksekokul ve meslek yüksek okulları, çok sayıda uygulama ve araştırma merkezini bünyesinde barındıran bir üniversitemiz var. Sivil Havacılık Yüksekokulumuz, Kavak Meslek Yüksekokulumuz ve Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulumuz üniversite vizyonumuzun ayrılmaz parçalarından. Araştırma merkezlerimiz ise yukarıda saydığımız misyon, vizyon ve hedeflerimizin temel taşlarından. Bu özet konuşmada/yazıda, bünyemizde yer alan araştırma merkezlerimizin sadece isimlerini vermek; niyetimizi ve vizyonumuzu anlatmaya yeterli olacaktır. Uygulama ve araştırma merkezlerimiz şunlardır: Düşünce ve Sanat Çalışmaları, Havacılık ve Uzay Teknolojileri, Kariyer Geliştirme ve Planlama, Psikoloji, Sosyal İnovasyon, Sürekli Eğitim, Tasarım Mimarlık ve Şehir Çalışmaları, Teknoloji Transfer Ofisi, Türkçe ve Yabancı Dil Öğretimi, Uzaktan Eğitim.
Geleneksel fakülteler, teknik fakülteler ile uyumlu ve etkileşimli şekilde çalışmayı sürdürüyor. Eğitim süreci uygulamalı bir model ile destekleniyor. Bu doğrultuda, tüm seviyelerde seçkin bilim insanlarını akademik kadromuza kazandırma, yeni araştırma fikirlerini teşvik etme arzusundayız. Arzumuza eşitlik, kapsayıcılık, uluslararasılaşma, dijitalleşme ve çevre etiği gibi değerler eşlik etmektedir. Bu değerlerle gelişmekteyiz.
Newman’ın “öğretme” ve Humboldt’un “araştırma” anlayışını birleştirerek bilgiyi üreterek yeni nesillere aktarmak yanında toplumsal faydaya yani ürüne de dönüştürmeyi hedefleyen modern üniversite idealinin salt örgün eğitimle gerçeklik kazanamayacağı, bugünün apaçık bir gerçeğidir. Bilhassa Düşünce ve Sanat Merkezimiz şehir merkezinde sunduğu seminerler ve çevrimiçi gerçekleştirdiği uluslararası akademik programlar ile “Samsun” isminin gerçek bir kültür merkezi haline gelmesi için fazlasıyla emek verdi. Üniversitemiz bünyesinde yayımlanmaya başlayan akademik ve uluslararası dergilerimiz, Türkçe ve İngilizce olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinden bilim insanlarının özgün araştırma makalelerini okurlarının ilgisine sunmaya başladı. Birçok bölümümüzde yüksek lisans ve doktora programları açtık ve her düzeyde mezunlar verdik. Üniversitemizin doluluk oranları ise yeni kurulan bir üniversite için beklenenin çok üzerinde.
Samsun Üniversitesi, şehrin ilk ve büyük üniversitesi Ondokuz Mayıs Üniversitesi ile kuruluşundan bu yana başarılı işbirlikleri yürütmektedir. Böylece öğrencilerimizin bir diğer üniversitenin özel olanaklarından da yararlanması amaçlanmaktadır. Üç farklı kampüsün her bir metre karesi, öğrencilerimizin kendilerini yuvalarında hissetmeleri için düzenleniyor. Burada öğrencilere salt bilgi düzeyinde aktarılan bir bilim anlayışı geliştirmek isteğinde değiliz. Bilimin, öğrencilerin kendilerini ait hissettikleri ve her an bilimsel çalışmalara dahil olabileceklerini düşündükleri bir çaba ile anlamlı olacağını düşünmekteyiz. Kütüphanelerimizde, yurtlarımızda, kafeteryalarımızda, spor tesislerimizde, laboratuvar ve dersliklerimizde kolay erişimi ve hepimizin her zaman ihtiyaç duyduğu rahatlığı öğrenci ve araştırmacılarımıza sunmak için sürekli çalışıyoruz.
Samsun şehri, kendi ismini taşıyan yeni üniversitesine kuruluşundan beri büyük bir ihtimam ve alaka gösterdi. Samsun Üniversitesi de şehirden yalıtılmış bir araştırma ve öğretim mekânı değil, bunun aksine, şehirle daima etkileşim içerisinde ve ürettiği bilgiyi insanların yaşam koşullarını iyileştirmek için kullanan dinamik bir yapı olmak için her türlü çabayı göstermektedir. Samsun Üniversitesi önce Samsun’da, daha sonra da Türkiye’de ve dünyada bir entelektüel ve kültürel merkez haline gelme yolunda ilerliyor. Bu durum hepimize daha da iyisini yapabilmek için gerçek bir motivasyon kaynağı oluyor. Emeği geçen herkese teker teker şükran ve minnetlerimi sunuyorum.
Prof. Dr. Mahmut Aydın
Rektör