1571 den beri Türk vatanı olan Kıbrıs asırlarca ecdadın adil politikaları ile istikrarın ve bir arada yaşama kültürünün misali olmuştur. Osmanlı, halkına hiçbir zaman sömürge olarak bakmamış, dini ve kültürel ayrım yapmadan gittiği yerleri imar etmenin, insanların huzur içinde yaşamasının yollarını aramıştır. Bundan dolayıdır ki asırlarca geniş coğrafyalara hakim olmuştur.
Ancak Emperyalist ülkelerin Akdeniz’e hakim olmasıyla birlikte Kıbrıs adasında ne Türklerin ne de diğer unsurların huzuru kalmamıştır. Aynı senaryo yine uygulanmakta Akdeniz ve Kıbrıs yine istikrarsızlığın merkezine çekilmek istenmektedir.
Bu son gelişmeler göstermektedir ki Kıbrıs barış harekâtı gerek yok edilmek istenen bir milletin varlığını korumuş gerekse bölgede huzuru sağlamıştır. Bosna’da, Karabağ’da gerçekleştirilmek istenen erken senaryolar engellenmiştir. Bu hareketi gerçekleştirenlerin kararlılığı hem Türkiye’nin itibarını artırmış hem de Akdeniz’deki varlığını korumuştur. Yine son gelişmeler göstermektedir ki Türkiye olmadan Türk milleti hesaba katılmadan yapılan hesapların bölgeye hiçbir katkısı olmayacağı anlaşılmaktadır. 45 yıl önce olduğu gibi bugün de dıştan ve içten gelecek saldırılara karşı Türk milleti tek yürek tek vücut halinde birleşmiş haldedir.
Kıbrıs Barış harekâtının 45. Yıldönümünü idrak ettiğimiz bu günde şehit olan askerlerimizi, gazilerimizi saygı ve minnetle anıyor, “20 Temmuz Barış ve Özgürlük” gününü en kalbi duygularımla tebrik ediyorum.
Prof. Dr. Mahmut AYDIN
Rektör
